Mevzunun uzmanları sporun beden ve ruh sağlığını geliştirmek için yapılan hareketler bütünü olduğunu söylerler. Hatta, sporun ahlak ve erdem duygularına da etkisi olduğu söylenir. Ne var ki, profesyonel spor müsabakalarına gidenler; Trübünlerden hararetle edep ve ahlaka mugayir tezahüratların yapıldığına şahit olurlar. Tabi, karamsarda olmayalım. Cidden keyifle seyretmek için maçlara giden mütedeyyin sporseverlerin olduğunu hatırlatalım.
Cahit Zarifoğlu '' Filistin; bir sınav kâğıdı… Her mü’mîn kulun önünde. '' demiş..
Malum; 11 Mart 2024 Pazartesi günü mübarek Ramazan başladı. Avrupanın bir çok futbol kulübü gibi, Celtic Football Club'ü resmi web sayfasından ve trübünlerden '' Hayırlı Ramazanlar '' paylaşımında bulunmuş. Bunu sadece kendi kulüplerinde oynayan sporculara değil; Tüm müslümanlara saygı ifadesi olarak görmemiz lazım. Öyle ya, İsrail zulmünün Gazze'de yaşanmasıyla beraber İskoçya halkının tepkisi önce sokaklara ve meydanlara yansıdı. Trübünlere yansıyan '' FREE PALESTİNE '' ve '' RAMADAN HAYR '' pankartlarıda bu sokaklara, meydanlara taşınan tepkilerin trübünlere taşınmasından başka bir şey değildir.
Peki, bizim çok taraftarı trübüne toplayan büyük kulüplerimiz Ramazan'ı hiç akıllarına getirmişler mi ? Ya da '' FREE PALESTİNE '' pankartlarını trübünlerine taşımışlar mı ?! Hayır, taşımadılar. Emin olun akıllarının ucundan bile geçmez. Trübünleri, trübün liderlerinin iradesini ellerinde tutanların böyle bir kaygılarıda yok. Tamamende karamsar olmayalım. Avrupa kulüpleri ilk adımı atar bir iki hafta sonra bizim kulüplerde trübünlerine benzer pankartları, afişleri asmaya başlarlar. Öyle ya biz ülke olarak '' BATICIYIZ '' onların izinde gidiyoruz. Nitekim bazı kulüplerin '' FREE PALESTİNE '' pankartını orta yere olmasada stadın bir yerine tutuşturduklarına şahit olduk.
Biliyorsunuz; Portekizde başlayıp tüm Dünya Devletleri için örnek olan 3 F ( Futbol - Festival - Kadın ) yöntemi, haliyle bizim ülkemizde de nihai noktasına kadar uygulanmaya çalışılıyor. Her ile bir stad, kapalı spor salonları boşa mı yapılıyor. Yapılsın tabi. Ama toplumun genelinin faydalanacağı, yürüyüş ve koşu pistleri yapılsa daha iyi değil mi? Gençlerin semtlerinde rahatça oynayabilecekleri spor alanları olsa fenamı olur. Devlet milyarlar harcayarak stadlar yapıyor. Kulüpler oluşturulan liglerde güçlü takımlar oluşturabilmek için milyarlar harcıyor. Netice, ortada. Milletler arası başarılara imza atamayan, milyarlık borçlarla devletin aflarıyla ayakta duran takımlarımız, kulüplerimiz var.
Evet; Spor beden ve ruh sağlığını geliştirmek için yapılır. Seyircilik ayrı bir şey ama biz onuda spor temasının içinde önemli yere koyarız. Profesyonel liglerde harcanan trilyonlar sorgulanmalı. Yabancı sporcu sınırlaması olmalı. Kulüpler; Bedelini ödeyemediği transferleri neden yaparlar. Amatör spor dalları neden yok?! Her semtte tartan pistler olsa hangimiz yürümeyiz, hangimiz koşmayız. Farabi '' Yürümek ilaçtır '' demiş. Günümüz hekimleride benzer öğütlerde bulunuyorlar.
Celtic Football Club'ü '' HAYIRLI RAMAZANLAR '' paylaşımında bulunmuş başlığıyla işlediğimiz mevzumuzu; Sporun ve kulüplerimizin beden ve ruh sağlığımıza olumlu etkileri olması temennilerimizle '' HAYIRLI RAMAZANLAR '' diyerek noktalayalım. Vesselam..