Üzülerek ifade edelim; Ülkemizdeki ekonomik krizi bahane eden büyük sermayeler, çalıştırdıkları işçilerin kazanımlarını birer birer geri alıyorlar. Oysa, hepsi kriz öncesine göre daha çok kazanıyor, daha çok kâr ediyorlar. Buna rağmen gemi azıya almış çok kazanma hırsları; emek ve alınterleriyle çalışanların işçilerin haklarına - kazanımlarına uzanmalarına sebep oluyor.
Çok kazanan firmaların 2024 te yaptıkları toplu sözleşmelerle 1990 lı yıllarda yaptıkları toplu sözleşmeleri karşılaştırın. İşçilere ne vermişler, bugün neleri geri almışlar görün. Bir çoğu ilk giriş ücretini asgari ücrete denkledi. Oysa; ilk giriş ücreti, bir anlamda çalışanların iş garantisi gibiydi. Eski işçilerin ( çalışanların ) % 30 oranında maaşla yeni işçiler (çalışanlar ) alıyorlar. Yahu, kazanıyorsunuz. Üretiminiz artıyor, kâr haddinizi marjinal tutuyorsunuz. Çalışanlarınızın maliyetteki payı % 1 ( bir ) bile değil. Hala, Devletten SGK ücretlerinin şu kadarını bu kadarını ödemesini bekliyorsunuz. EYT yasasının çıkmasıda çalışanların aleyhine oldu. 42 - 43 yaşında ki eski işçileri '' emekli oldun '' diyerek çıkarıp, asgari ücretle yeni işçiler alıyorlar. Dahası 6 ay çalıştırıp, yenilerini alıyorlar. Hani istemeyen zorla emekli edilmeyecekti. Çok uluslu şirketlerde EYT yi kullanıyor. EYT niye çıkarıldı, yoksa; SGK çıkmaza girsin mi isteniyor..?!
Maalesef çalışanlar son yirmi yıldır, kazandıklarını kaybediyorlar. Sendikalar başarısız. Sendikaların başarısızlığı ideolojik savunmalarla perdelenmeye çalışılıyor. Gerçek ortada. Çalışanların ideolojisi; Ekmek mücadelesi ve karşılığı olan değerdir.
Hangi sektöre bakarsanız bakın, kriz bahanesinin arkasına sığınılıp çalışanların sosyal haklarını geriye götürme, ücretleri aşağı çekme çabası var. Kardeşim; İşçi teşfik almıyor. Bordrosunda vergisi trink kesiliyor. Yani vergiside affedilmiyor. Sağlık giderleri için SGK sı da peşinen kesiliyor. Benzer fedakârlığı sermayedarlar ( patronlar ) da yapsın. Eskiden zenginler hayr hasenat yaparlardı. Şimdinin zenginlerinde hayr hasenat yapmakta yok. Hadi yerli sermaye böyle tamamda yabancı sermayelerde aşırı kazançlarına rağmen; Onlarda, işçi ücretlerini aşağı çekiyorlar. Arkadaş burası Hindistan mı, ya da Afrika mı ? Yabancı sermaye olmanıza rağmen teşfik alıyorsunuz, yer tahsisleri alıyorsunuz. Bari çalışanların ücretlerini hakkıyla verin, vergilerinizide düzenli ödeyin.
Maalesef çalışanlar sahipsiz. Tıpkı çiftçiler gibi. Kim arayacak bunların hakkını.?! Lütfen çalışanları 1980 li yıllara olduğu gibi, kazanımlarını korumak ya da yeni kazanımlar için greve yönlendirmeyelim. Çünkü, grevlerle kaybedilen maddi - manevi kayıpları telafi etmek zor. İyisimi, baştan haklarını koruyun, hakettikleri maddi - manevi değeri verin; Sizlerde, Devlette, Millette kazanmış olsun. Ülke olarak kazanalım olmaz mı ?
Bu mevzuya devam edeceğiz. Allah'a emanetsiniz, Vesselam..