1860 lı yıllarda İngiliz ve Fransızlar ittifak edip Çin'e saldırıyorlar. Ta Pekin'e, İmparatorun Sarayına dayanıyorlar. Bakıyorlar direnç güçlü bu defa Sarayın 20 Km ilerisinde ki savunması zayıf, Yazlık Sarayına saldırıya geçiyorlar. Altın, gümüş, pırlanta, ipek kumaşlar askerleri kontrolden çıkarıyor. Sarayı dımdızlak yapıp geri dönüyor çapulcular.
Tabi, bu süreçte Çinlilerden kıymetli şeyler çalıyorlar ama önemli bişeylerde bırakıyorlar. Çinli münevverleri topluyorlar onlara önceden hazırladıkları kitapları dağıtıyorlar. Bu kitaplar Milliyetçilik - Sağcılık ( ırkçılık ) ve Sosyalis - Komünist ( solculuk ) düşünceleri anlatıyordu.
Öyle ya Batılılar gibi güçlü olmak istiyorlarsa Çinlilerin bu bilgileri almaları gerektiğini düşünmüşler. Sonrasında ne mi oldu. Çin; kısa sürede İmparator yanlıları, Milliyetçiler ve Komünistler diye üçe ayrıldı. Senelerce birbirleriyle döğüştüler. İkinci Dünya Harbinde Japonlar Çin'in bir bölümünü işgal edince yine Batılılar koştu yardımlarına. Komünistlerede, Milliyetçilere de silah cephane yardımında bulundular. Japonların öldürdüğünden çok birbirlerine daha fazla kayıp verdirdiler.
Asya'da bunlar yaşanırken; Bizimle alakalı enteresan bir tarih çakışması var. Osmanlıya da aynı tarihlerde aynı bilgileri aktardılar. Sağcılığı - solculuğu öğrendik. Ve böylece o günden beri iki yakamızı bir araya getiremez olduk..
Maalesef bizde tarih, tarih gibi okutulmuyor. Masal gibi anlatılıyor. 40 dk doldumu tamam. Tarih dersi bitmiş oluyor. Ders vermeyen, ibret aldırmayan ders ders değildir. Tarih ders almayan Milletlere - toplumlara acımaz; Acı ders verir.
Tarih dersi hafife alınıyor. Haliyle talebeler ( öğrenciler ) de dersi ciddiye almıyorlar. Arkeoloji + Antropoloji meseleside ayrı bir dert. Bu Millet kendi tarihini unuturken ( unutturulurken ); Canhıraş bişekilde Roma - Bizans kalıntıları ihya edilmeye çalışılıyor. Selçuklu, Osmanlı eserleride şehirlerin göbeğinde imar edilecekleri günü bekliyor.
Neyse konu başlığımıza dönecek olursak; Bu sağcılık - solculuk bize demokrasi - cumhuriyet oyununda çok heyecan yaşattı. Heyecan kadar çok şeyde kaybettirdi. Sömürgecilerden ithal ettiğimiz hiç bir fikir bize huzur - mutluluk getirmedi. Toplumun sosyal dokusunu bozdu. Bu toplumun geleneğinde saygı vardır. Bu sağcılık - solculuk ruhunu çatışmacılıktan alıyor. Saygı, sevgi, düşünce bırakmıyor. Bu Milletin yakın tarihi acılarla doluysa bu Batıcı ( sağcı - solcu ) fikirler yüzünden olmuştur.
Nedense temcit plavı gibi insanlarımıza ikide bir bu kamplaşma ( sağcılık - solculuk ) dayatılıyor. Kardeşim düşünceye varız, bilgiye varız ama bu ayrışmaya yokuz. Külliyen karşıyız. Genlerimize bu kamplaşmayı zerkediyorsunuz. Tepkiyor işte görmüyormusunuz. Vesselam..