Avrupa'da İslamafobi ve Türk Düşmanlığı, Türkiye'de ise Suriyeli Düşmanlığına Devşiriliyor
Batı Dünyası İZM lerle insanlığa zulmünü devam ettiriyor. Birinci Dünya harbinde 15 milyondan fazla insanın ölümüne sebep oldular. Sosyalizm - Nasyonal Sosyalizm düşüncelerini servis ederek yeni bir savaşa İkinci Dünya Harbine sebep oldular. Bu savaştada 60 milyona yakın insanın ölümüne sebep oldular.
Batı Dünyasının ürettiği hiç bir sistem insanlığa huzur getirmedi. Faşizm ( Nasyonal Sosyalizm ) Almanya, İtalya, İspanya gibi ülkelerde iktidar oldu ama insanlarına kan ve gözyaşından başka bir şey yaşatmadı. Sosyalizm ya da Komünizm ise Rusya, Çin, Balkan Ülkeleri, Küba vb ülkelerde denendi ama ömürleri uzun olmadı. Ya dağıldılar Yugoslavya gibi ya da milyonların ölümüne sebep olarak kurdukları Sosyalist rejim bir mermi bile atılmadan yıkıldı gitti.
Rusya'da bir mermi atmadan ömrünü bitiren Sosyalizm, Çin'de ise ismen komünizm olarak anılan ama işleyişte adeta kızıl kapitalizm tanımına uygun bir rejime evrildi. Böylece İzmler = mutsuzluk tanımına muhatap oldu.
ABD + Batıyı yönetenler Dünya'da bu gelişmeler yaşanırken kutupsuz kalan Dünyamızı yeni bir kutuplaşmayla buluşturmadan edemezlerdi. Öyle de oldu. Komünizm öldü yaşasın İslamafobi ve yabancı düşmanlığı teorisi servis edildi. yabancı düşmanlığının merkezine de Türk düşmanlığı oturtuldu. Oysa Avrupa'da Afrika ağırlıklı bir göçmen akımı vardı.
Dünya'da bu gelişmeler yaşanırken Türkiye ihmal edilemezdi. Yabancı düşmanlığı Suriye iç savaşı nedeniyle Türkiye'ye sığınanlar üzerinden oynandı. ABD + Batılı müttefiklerinin Afganistan, Irak, Suriye denkleminde uyguladıkları işgal, içsavaş senaryoları on milyona yakın insanın ölümüne bir o kadarınında yer değiştirmesine sebep oldu. Bu senaryonun içinde yeni harita denemelerinin yanında demografik yapıyla oynama da vardı.
Türkiye'de ki sığınmacı sayısının artması kolay proveke edilebilir zemin hazırladı. Irkçı düşünceler körüklendi. Belki Avrupada ki gibi İslamafobi empoze edilemedi ama ırkçılık, kışkırtma Milliyetçilik, Atatürkçülük kisvelerine büründürülerek taraftar bulması sağlandı. Bir çoğu neden sığınmacı(yabancı) düşmanı olduğunu bilmiyordu ama bildik propaganda usulüyle kabullendirilmiş oldu. En azından taban oluşturuldu.
Yabancı düşmanlığı yapanların yaşadıkları ülkenin yakın - uzak Tarihinden bihaber oldukları veya umurlarında olmadığı meydanda. 100 yıl önce bu coğrafya tek devlet sınırı içerisindeydi. 1000 yılı aşan beraber yaşama kültürü vardı. Sınırlar oluşturulunca, Tarih şuuruda bırakmadılar. Kimilerinin dediği gibi '' Yalan Söyleyen Tarih '' belkide bu Tarih şuurunu yok etmek için yazıldı.
Her ne kadar yüzdelik dilimde bir iki puanlık yabancı düşmanlığı - ırkçılık oluşturulsa da; Coğrafyamız çok kültürlü, çok etnisiteli yapıya sahip. Dolayısıyle ırkçılık kabul görmez. Netice olarak ne İslamafobi ne de ırkçılık Türkiye'de tutmaz. Bu halk kahır ekseriyetiyle müslümandır, kardeşlik şuuruna sahiptir. Asırların yoğurduğu beraber yaşama kültürümüz vardır. ABD + Batılı müttefiklerinin oyunu tutmaz, tutmayacak. Vesselam...